24 Temmuz 2009 Cuma

Aitliğe feragat



Hep suydum.Hep akışkandım,değişkendim.Birikince güçlenir,taşardım.Sakince akabilirdim de.Asalak yaşadığım vücut da suyu arıyor,iki uçlu çatal şekilli dal parçası gibi.
Evden çıkıp koşmak istedim.Yaylada koşmak,kedi otlarında yuvarlanmak,kedi olmak.Sudan bir kedi belki de.Madem Su'yum,otların içinde ne işim vardı? Yine insan yönüm ağır bastı galiba.Otlar benim için hiçbirşey ifade etmiyorlar. İnsanlar çok garip;bazen sizi size unutturuyorlar.Ve bu lanet insan bedeni ve aklı beni hapsetti,uyuttu.Ama yoo,bu o değildi.Bu başkasıydı.Sanki kloroformla bayıltıldım ve bugüne dek uyudum,doz ayarlanamadığı için.Hala savaşıyor orospu çocuğu! Nasıl da tutmuş beni elinde;mastürbasyonu tecavüze dönüşmüş.Bana tecavüze.Kurtuluyorum elinden ama hala ağır aksak ilerliyorum.hala tutunuyor toprağa,gözünü toprak bürümüş.Nedir seni toprağa bağlayan ey insan!
-Ben toprağım.Onu ben bağladım kendime.
A a.Cevap verdi haspam.-Ben Su'yum kardeş.Bu kadar sene bu bedene sahip oldun,onu toprağa bağladın,onu aklınla kirlettin.Bırak da onu doygunluğa,dinginliğe,derinlere çekeyim,onu özüne doğurayım!
-Sen neden istersin bu Su'yu,ey meymenetsiz denizanası!
-Suyu istemem.Ben o'yum zaten.Ama aynı zamanda değilim de.Maddesel olarak da su olmalıyım.Bu bedene ihtiyacım var.Ama bu beden bir araç değil benim için,O da bunu istiyor...Bu çocuğun kaderinde var bu.Adı Kerem.Cömertlik demek,barış demek.Bana yardım etmek,kendini bulmak istiyor.Sorsana istemiyor mu? Korkuyorsun benim söyleyeceğimi söylemesinden öyle değil mi?
-Al senin olsun.Zaten hep bir aidiyetsizlik vardı.Seneler boyu dizginleri elimde tutmaktan yoruldum.Oysa bu çocuk dizginlenemiyor.Sıvı gibi.Su demeye dilim varmıyor.
İşte o an doldum taştım;bir anlığına suya gitmeme bile gerek yok sandım.;Nasıl birşeydi o bedene doluşum,bunu nasıl anlatabilirim ki? Her bir hücreye tek tek hakim oldum,hücreleri doldurdum.Kerem'i aldım.O benimdi artık.Onun gözlerinden görebiliyorum artık.Madem bana yardım ediyordu onu öylece suya atamazdım.Kontrol bendeydi ve ben hücreleri kontrol ettim.El,ayak perdeleri;solungaçlar.Koştum,koştu;koştuk! Terkettik toprağı,havalandık! Bende hiç merhamet duygusu yoktu toprağa karşı ama Kerem'de vardı,o insandı ve biz bir isek onun kaygısı endişesi de benimdi."Üzülme" dedim "Yenilerini bulacaktır" Kendinden emin bir şekilde düşmekte olduğu suya baktı.Ben de evime dönüyordum, o da.Benim aidiyet hissim onundu.
Ama düşündüm,düşündük;solungaçlı,perdeli de olsa bir bedene ihtiyacımız var mı? Neden olsundu ki? Yine terkediverdik birilerini,terkediverdik Kerem'in hayat arkadaşını.
"Evindeyken ona ihtiyacın yoktu zaten" dedim. Ağladı.Bu kez ağladı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder